Bahçeli’den tartışılan çıkış: Öcalan örgütün lağvedildiğini haykırsın

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM’de partisinin küme toplantısında konuştu. Bahçeli, bugün kitabın ortasından ve hiçbir yoruma muhtaçlık bırakmayacak netlikte konuşacağını belirterek, “Bugün ulusal birlik ve kardeşlik hissimizin üzerine gerilmek istenen yabancı menşeli örtüyü kaldıracağım. Alışıldık telaffuz kalıplarından az da olsa taşmanın vakti geldiyse, o vakit bu vakittir. Mevcut ve muayyen gerçeklere dayanarak muazzez milletimizin ayak bağlarını kalıcı olarak çözmenin kim bilir tahminen de birinci adımını atmış olacağım” dedi.

Bu sıcak gündem konusuna geçmeden evvel başka kimi kanılarını paylaşmak istediğini söyleyen Bahçeli, “Türkiye’nin çözemeyeceği, altından kalkamayacağı, üstesinden gelemeyeceği hiçbir sorunu yoktur. Kâfi ki isteyelim, kâfi ki dileyelim, kâfi ki irade gösterip sırt sırta verelim, bu suretle hiçbir mahzurun karşımızda duramayacağını görürüz. Bunlardan birisi olan Türkiye iktisadı çok şükür şiddetli fırtınayı atlatmış; ‘battık, bittik, tükendik, mahvolduk’ diyen felaket tellallarının yüzünü kızartmış, hepsine mahcubiyet yaşatmıştır. Ulusal gelirimiz 1,1 trilyon dolar sonunu aşmıştır. Cari açıkla dış ticaret açığı inişe geçmiştir. Ekonomik büyüme her yıl ortalama yüzde 5’in üzerinde gerçekleşerek Türkiye’nin dinamik ve üretken tarafını teyit etmiştir. İhracatımız 260 milyar doların üzerine çıkmıştır. Global ve bölgesel tansiyonlara karşın Türkiye iktisadı eski teorik şemalara sığmayan, ezbere dayanan şablonlara hapsolmayan bir bilhassa daima ilerleme, daima gelişme halindedir” dedi.

DEM Parti milletvekillerine uzattığı elin günlerce konuşulduğunu ve tartışıldığını hatırlatan Bahçeli, şunları söyledi: “Dedikodu borsası rekorlar kırıyor. Önüne gelen kendi mizaç ve meşrebine nazaran kıymetlendirme yapıyor. Son iki haftadır görüş ve fikirlerimi berrak ölçüde açıklayıp samimi niyetimi paylaşmış olsam da birileri yeniden rahat durmuyor, ısrarla samanlıkta iğne arayışına, karanlıktan aydınlığa taş fırlatmaya kalkışıyor. Yeni bir tahlil sürecinin pişirildiğini tez eden pek çok sav ve söz malumlarınız olacağı üzere gündeme gelmiştir. Türkiye’nin yeni bir tahlil sürecine değil, ortak aklı çalıştırmaya, dürüst ve samimi adımlara, dış dayatmalara kapalı durmaya, bin yıllık kardeşliği daha da kuvvetlendirmeye gereksinimi vardır ve olmalıdır. Türkiye’nin sorunu Kürtler değil, bölücü terör örgütüdür.”

Bölücü terör meselesinin Türkiye’ye pek çok vakit, kaynak, insan ve güç kaybettirdiğini belirten Bahçeli, şöyle konuştu: “Terörizm hesaplı ve sistemli şiddet demektir. Terör akınlarında ruhsal sonuçlar fizikî gayelerden daha kıymetlidir. Terörist için şiddet bir hedef değil, araçtır; toplumu ve çaba ruhunu yıldırmak, korkutmak, dehşete düşürmek yegane önceliktir. Bugüne kadar terör ve terörizmle gayrette elde edilen ortak deneyimleri şu biçimde sıralamamız mümkündür: Tek başına silahlı çabanın çabucak hiçbir vakit terörü sona erdiremeyeceği üzere, terörün silahsız tahlili de asla yoktur. Esasen hiçbir taviz, hiçbir geri adım teröristi doyurmayacak, tatmin etmeyecektir. Terör örgütünün inancını değiştirme eforu boşunadır. Lakin tek tek teröristler üzerinde etkili olmak, ihanetin sonunun olmadığını yasal vasıtalarla anlatmak ve açıklamak örgütteki çözülmeyi hızlandıracaktır.”

Terör örgütünün taleplerini kabul etmenin de tehdide boyun eğmek olduğuna dikkat çeken Bahçeli, şunları kaydetti: “Bölücü terör örgütü PKK’nın silahlı aksiyonları başarısızlığa mahkumdur. Terörle hiçbir yere varılmaz, varılamaz, varılamayacaktır. Türkiye bölücü teröre asla istek göstermeyecek, müzakere ve mütareke dayatmaları işe yaramayacaktır. Bütün teröristlerin silahlarıyla dağdan inip Türkiye Cumhuriyeti devletine teslim olması Türk adaletinin vereceği karara razı olarak cezalarını çekmeleri terör örgütü için tek çıkıştır. Ne ABD ne AB ne Irak ne Suriye ne de bir diğer ülkeyle birlikte içimizdeki birtakım mihrakların Kürt kardeşlerimizin sözcüsü ve vasisi olması asla, kata imkansızdır. Birinci karar cümlem şudur: TBMM’de her sorunun ele alınıp ulusal ve müşterek akılla tahlili mümkün ve hatta mecburidir. Şayet terörsüz bir siyaset, terörsüz bir ülke, terörsüz bir gelecek konusunda herkes ittifak halindeyse o halde değil elimizi taşın altına koymaya, gövdemizi koymaya varız ve buradayız.”

Geçen haftaki küme konuşmasında, ‘Türkiye’ye getirilirken, ‘her türlü hizmete hazırım’ diyen teröristbaşı, buyursun terörün bittiğini, örgütünün tasfiye edileceğini tek taraflı ilan etsin’ dediğini hatırlatan Bahçeli, şöyle devam etti:

“Bu çağrımın içyüzünü şimdi anlamayan, anlasa bile işine gelmediğinden saptırmaya çalışanlar çok sayıdadır. Türk ve Türkiye Yüzyılında terörü sıfırlamak, ulusal birlik ve beraberliği çelikleştirmek hedefine matuf ikinci karar cümlem şöyledir: Teröristbaşı işin içinde olmazsa bir şey çıkmaz diyenlere de sesleniyorum; şayet teröristbaşının tecridi kaldırılırsa, gelsin TBMM DEM Parti Küme Toplantısı’nda konuşsun. Terörün büsbütün bittiğini ve örgütün lağvedildiğini haykırsın. Bu dirayet ve kararlılığı gösterirse, ‘Umut Hakkı’nın kullanımıyla ilgili yasal düzenlemenin yapılması ve bundan yararlanmasının önü de gerisine kadar açılsın. Ne Kandil ne de Edirne; adres İmralı’dan DEM’e uzansın, bu ağır ve tarihi terör sorunu ülke gündeminden büsbütün çıkarılsın. Hodri meydan, buna varız; vatan, millet, devlet, bayrak, ortak gelecek ve tam bağımsızlık için bunu dahi sineye çekmeye sonuna kadar hazırız. Türkiye Cumhuriyeti devleti, bölücü terör örgütünü emelleriyle birlikte imha etmeye muktedirdir. Kürt kardeşlerim, gelin bir olalım, bir arada olalım, ortamıza girmek isteyenleri, bozgunculuk yapanları tarihin çöplüğüne gönderelim.”

Bahçeli, FETÖ elebaşısının vefatıyla ilgili şöyle konuştu: “Yapılan hiçbir ihanet, hiçbir kötülük kimsenin yanına kalmaz, yarına da bırakılmaz. Dileğim Allah’ın azabıyla kahrolması, hıyanetini, müşrik ve münafık emellere hizmetinin bedellerini tek tek ödemesi, cehennemde ebediyen yanmasıdır. Bu teröristin Türkiye’de gömüleceği bir toprak yoktur. Nerede Türkiye düşmanlığı yapmışsa orada çürüyüp gitmelidir.”

HÜDA PAR Batman Milletvekili Serkan Ramanlı, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Devlet Bahçeli’nin davetine dayanak verdiklerini söyledi. Ramanlı, şunları kaydetti: “Bu ülkede şayet kan akmayacaksa, şayet köylerimize, kasabalarımıza, kentlerimize cenazeler gelmeyecekse, bugün elinde silah olup dağlarda dolaşan militanlar olmayacaksa, kanın akmaması için her türlü yolun yasal dairede denenmesi elbette ki olumludur. Toplumsal barışa hizmet edecek her türlü adıma HÜDA PAR olarak dayanak veririz.”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin küme toplantısında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çağrısına cevap verdi. Özel, “Görünen kapalı kapılar arkasında kelamlar alınıyor. Türkiye’de bir daha şehit gelmeyecekse, bir daha kan akmayacaksa, bir daha anaların gözünden yaş gelmeyecekse, askere silah doğrulmayacaksa, bunun için söylenen her kelama CHP olarak değer veriyoruz. Biz CHP olarak terörün bitmesine tam dayanak vereceğiz” biçiminde konuştu.

DEM Parti Eş Genel Lideri Tülay Hatimoğulları da Devlet Bahçeli’nin davetine şöyle cevap verdi: “Kürt sorunun tahlil yolu muhakkaktır. Orta Doğu ve Türkiye’de barışın muhatabı İmralı’da ağır tecrit altında bulunan Abdullah Öcalan’dır. Tahlilin yolu TBMM’dir. Biz inisiyatif almaya hazırız. Bir başlangıç olarak tecrit kaldırılsın.”